Türkiye Ekonomisi: Enflasyon Raporu
Enflasyon tahmini yukarı yönlü güncellendi.
Merkez Bankası, 2021 yıl sonu enflasyon tahminini %9,4 seviyesinden %12,2 (%10-%14,4 tahmin aralığı) seviyesine çekti. (Güncel TCMB Beklenti anketinde anket katılımcıları yıl sonu için %13 seviyelerinde bir enflasyon beklemekte.)
Enflasyon tahminini yukarı çeken unsurlar: Türk lirası cinsinden ithalat fiyatları; parasal genişlemenin birikimli etkileri, mart ayında başlayan kısmi açılma süreci ve öngörülenden daha güçlü ihracat performansının etkisiyle çıktı açığı tahmini; döviz kuru gelişmeleri ve uluslararası fiyatların son dönem eğilimleri ile gıda enflasyonu; haberleşme hizmetleri özel iletişim vergisi artışı ve ocak ayında yapılan tütün ürünlerindeki vergi ayarlamasının yansımalarıyla yönetilen/yönlendirilen fiyat ayarlamaları; enflasyon ana eğilimindeki artış ve başlangıç koşullarındaki güncelleme. 2021 gıda enflasyonu tahmini %11,5'ten %13'e, ham petrol fiyatı tahmini de 54,4 USD'den 64,4 USD'ye yükseltildi.
TCMB, 2022 yıl sonu enflasyon tahminini ise %7'den %7,5 seviyesine çekti (Orta noktası %7,5 olmak üzere %5-%10 tahmin aralığı).
Tahminlerin; yurt içindeki tam kapanmanın enflasyon ve büyüme üzerindeki etkilerini de içerdiği vurgulanırken, küresel büyüme ve dış talep görünümünde salgın kaynaklı olumsuz bir şokun yaşanmayacağı ve küresel risk iştahında ilave bozulma olmayacağı bir görünüm çerçevesinde üretildiği paylaşıldı.
İktisadi faaliyette yılın ilk çeyreğinde görülen güçlü seyrin ardından, parasal duruşun krediler ve iç talep üzerindeki yavaşlatıcı etkilerinin belirginleşmesiyle takip eden dönemde ılımlı bir eğilim öngörülmekte. Bu beklentiyle uyumlu olarak mart ayında yapılan ilave sıkılaşmanın kredi ve iç talepteki sınırlayıcı etkilerinin önümüzdeki dönemde belirginleşeceği ve enflasyon üzerindeki talep yönlü baskıların hafifleyeceği öngörülmekte.
TCMB Başkanı Şahap Kavcıoğlu, küresel finansal piyasalarda veri duyarlılığının ve buna bağlı oynaklıkların devam edeceğini, dolayısıyla para politikasında ihtiyatlı duruşun öneminin arttığı bir döneme girdiğimizi değerlendirirken, enflasyonun nisan ayında tepe noktaya ulaşmasını ve yılın ikinci yarısından sonra enflasyonda düşüş öngördüklerini, gerçekleşen ve beklenen enflasyon üzerinde bir reel getirinin korunacağını belirtti. PPK karar metninden “Gerekirse ilave sıkılaştırma yapılabilir" ifadesinin çıkarılmasına ilişkin olarak da sıkı duruşta herhangi bir değişiklik olmadığını vurguladı. Rezerv güçlendirmeye devam edeceklerini ve rezerv biriktirme kapsamında reeskont kredilerinin bu yıl 21 milyar USD civarında katkı yapacağını ifade etti. Gerekmesi halinde bireysel kredilere dönük seçici makro ihtiyati tedbirler alabileceklerini de vurguladı.