Yabancı yatırımcılar, geçen yılın son üç işgününü ve yeni yılın ilk iki işgününü kapsayan 27 Aralık-3 Ocak tarihleri arasında hem hisse senedi tarafında hem de DİBS/tahvil tarafında sınırlı satış yönünde hareket etti. Söz konusu piyasalardan haftalık bazda çıkış yapan net toplam yabancı sermaye miktarı USD 72 milyon seviyesinde gerçekleşti.
Hisse senetleri piyasasındaki yabancı payı %60 seviyesinin üzerinde tutunmaya çalışırken, tahvil piyasasındaki yabancı payı ise %10 seviyesiyle rekor düşük seviyelerde bulunuyor.
Yabancı yatırımcılar, yurtiçinde 27 Aralık – 3 Ocak haftasında hisse senedi piyasasında USD 12,3 milyonluk sınırlı satış yaparken, repo hariç DİBS tarafında ise USD 59,9 milyon tutarında sınırlı satış gerçekleştirdi.
2019 yılı başından bu yana (4 Ocak 2019 – 3 Ocak 2020 haftalarında) son 1 yıllık dönemde toplamda USD 2,97 milyarlık net sermaye çıkışı gözlenmekte. 2018 yılının aynı döneminde ise, hisse senedi piyasasında USD 1,04 milyarlık çıkış ve repo hariç DİBS tarafında ise USD 366 milyon tutarında giriş olmak üzere, net USD 674 milyonluk sermaye çıkışı görülmüştü.
•Geçen yılın başından itibaren hisse senedinden kaynaklanan giriş USD 442 milyon seviyesinde.
•Geçen yılın başından bu yana yabancıların, DİBS tarafında ise çıkış yönlü olduğu gözleniyor. Yabancıların, geçen yılın başından bu yana repo hariç DİBS tarafında USD 3,41 milyar seviyesinde satış yaptığı gözlenmekte.
Yabancı yatırımcıların, geçen yılda aylık bazda hisse senedi ve DİBS alım ve satım hareketlerine bakıldığında ise, net sermaye hareketinde geçen yılın mart ayında USD 1,26 milyarlık çıkışla yılın en yüksek tutarlı sermaye çıkışının ardından, daha ılımlı sermaye çıkışlarının ve girişlerinin gerçekleştiği gözlenmekte. Özellikle, geçen yılın aralık ayında net sermaye çıkışının USD 35 milyonla çok sınırlı kaldığı görülüyor.
Özellikle, bu hafta başında İran'ın, ABD'nin Irak'taki iki askeri üssünü füzelerle vurmasının ardından, Trump'ın önceki günkü açıklamalarında, ABD'nin İran'a yönelik askeri karşılığın yerine, ekonomik yaptırımları ve diplomasiyi kullanacağını belirtmesi ve ABD ve Çin'in haftaya Faz 1 ticaret anlaşmasını imzalayacak olmasının etkisiyle, küresel risk iştahının canlandığı ve küresel hisse senedi borsalarının yükselişle yılbaşı rallisine kaldığı yerden devam ettiği gözlenmekte. Bu kapsamda, Türkiye varlıklarına da yoğun ilgi olduğu dikkat çekiyor. Nitekim, şu sıralarda BİST 100 Endeksi'nin 119.000 puana yaklaşırken, Mart 2018'den bu yana en yüksek seviyelere geldiği ve 2 yıllık gösterge hazine tahvilinin faizinin ise %11 seviyesine yaklaşarak Temmuz 2017'den bu yana en düşük seviyelere gerilediği görülüyor.
Hisse senetleri piyasasındaki yabancı payının ise 3 Ocak 2020 tarihinde %60,30 seviyesinde gerçekleştiği ve son 2 haftadır yeniden %60 seviyesinin üzerine çıktığı gözlenmekte. Geçen yılın başından bu yana borsada yabancı payı en yüksek seviyeyi %66,16 seviyesi ile 25 Ocak 2019 haftasında görmüştü.
Tahvil piyasasındaki yabancının payı ise, geçen yılın başındaki %15,03 seviyesinden gerilemesini kademeli bir şekilde sürdürerek, 3 Ocak 2020 haftasında ise %10,01 seviyelerine kadar gerilediği görülmekte. Söz konusu payın, verinin tutulmaya başladığı Haziran 2012'den bu yana en düşük seviyesinde gerçekleştiği gözlenmekte.
• Yabancı yatırımcıların toplam DİBS portföyü ise, 3 Ocak haftasında USD 15,4 milyar ve hisse senedi portföyü ise USD 32,3 milyar seviyesinde bulunuyor. 2019 yılı ocak ayı başında ise stoklar sırasıyla USD 17,7 milyar ve USD 27,7 milyardı.
• Repo hariç toplam DİBS stoku ise, 3 Ocak haftasında yaklaşık USD 14,8 milyar seviyesinde bulunuyor. Bu tutar, 2019 yılı ocak ayı başında ise yaklaşık USD 17,4 milyardı.
