Mart ayı sanayi üretimi ile birlikte ilk çeyreğe ilişkin sanayi üretiminin resmine dair fikre ulaşmış bulunuyoruz. Takvim etkisinden arındırılmış sanayi üretimi, 2020 yılı birinci çeyreğinde bir önceki yılın aynı çeyreğine göre %4,4 arttı. Bu durum ilk çeyrekte başta hizmet sektörü ve ihracat kaynaklı baskıya karşın sanayi üretiminin büyümeye belirgin bir katkı yapacağını gösteriyor. Dolayısıyla ilk çeyrekte yıllık %5 seviyelerine yakın bir büyüme mümkün gözükürken, ikinci çeyrekte büyümenin salgın tedbirleri nedeniyle belirgin bir baskı altında kalacağı gözleniyor.
Şekil 1. Büyüme ile sanayi üretiminin ilişkisi
Mart ayında takvim etkisinden arındırılmış sanayi üretimi, yıllık olarak ise %2 düştü. Mart ayında mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış sanayi üretimi ise aylık olarak %7,1 daralırken, 1. önceki çeyreğe göre ise aynı kaldı. Böylece sanayi üretimi yıllık büyüme momentumunu kaybetti. Mart ayındaki tedbirlerin etkisiyle sanayi üretiminin ilk çeyrek GSYH büyümesine pozitif katkısı sınırlanmış oldu fakat TÜİK'in açıklamasında ertelenen KDV kaynaklı revizeler olabileceği bilgisi verilmekte. Önümüzdeki aylarda geçmişe yönelik pozitif revizeler görebiliriz.
Geçtiğimiz sene yılın ilk 3 çeyreğinde sanayi üretimi açısından daralma bölgesindeydik. Alınan tedbirlerle önümüzdeki nisan ve mayıs aylarında daralma belirginleşecektir fakat baz etkisi daralmadaki seyri görece kısıtlayıcı bir faktör olabilir. Yılın ikinci çeyreğinden itibaren normalleşme adımları ile sanayi üretimi de büyüme trendine devam edebilir.
Şekil 2. Mart ayıyla birlikte sanayi üretimi büyüme momentumunu kaybetti, ikinci çeyrekte belirgin bir daralma bekleniyor.
İmalat PMI yılın ilk iki ayında genişleme bölgesinde gelmişti fakat mart ayıyla birlikte 48 seviyesine gerilemişti ve bununla uyumlu olarak sanayi üretimi de yılın ilk iki ayı beklentilerin üzerinde büyürken, mart ayıyla birlikte büyüme ivmesini kaybettiği gözlenmekte. Ekonomik öncü göstergeler açısından nisan ayında ise tablo daha da kötüleşmekte, PMI 33,4'lü seviyelere gerilerken, reel kesim güven endeksi 62,3'e geriledi, sektörel ve tüketici güven endeksleri düşüş gösterdi. Öncü ekonomik göstergeler, sanayi üretiminde nisan ve mayıs ayında daralma olacağına işaret etmekte.
Şekil 3. Nisan ayında sert gerileyen PMI, sanayi üretiminin keskin düşeceğine işaret ediyor.
Ayrıca ileri yönlü gösterge olarak elektrik üretimindeki seyir de sanayi üretiminin düşeceğini göstermekte. Günlük elektrik tüketimi verileri mayıs ayında da aşağı yönlü hareketini sürdürmekte.
Şekil 4. Elektrik tüketimi verisi de sanayi üretiminin nisan ayında daralacağını göstermekte.
Mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış sanayi üretimi aylık bazda %7,1 azalırken, bütün ana kalemlerde azalış görülmekte. İmalat sanayi üretimi aylık %7,5, elektrik,gaz ve buhar kalemi aylık %5,3, ara mallarda aylık %3,7 düşüş gözlenmekte.
- Dayanıklı tüketim malında 3 aydır düşüş gözlenmekte fakat bu ay düşüş belirginleşmekte. Yatırımların göstergesi niteliğindeki sermaye malı imalatındaki geçen ayki %8,9 artış sonrası %14,5 düşüş dikkat çekmekte. Önümüzdeki aylarda tedbirlerin de etkisiyle aşağı yönlü seyir normalleşme olana kadar devam edecektir.
- İmalat sanayi özelinde baktığımızda genelde düşüş gözlenmekte bu da salgın nedeniyle azalan talep ile firmaların ya üretimlerini azaltmasından ya da üretimlerine ara vermesinden kaynaklanmakta, Taşıt üretiminde %23,2'lik bir düşüş dikkat çekmekte, ki bu da büyük otomobil firmalarının üretime ara vermelerinden kaynaklanmakta. Nadir artış gösteren sektörler ise kimya ve tütün sektörleri oldu. Ayrıca nisan ayı imalat sanayi kapasite kullanım oranındaki düşüş üretimdeki bu trenddeki azalmanın daha keskinleşebileceğini ima etmekte.
Sanayi üretiminden ayrı
olarak perakende satış hacmi verisi de açıklandı. Büyümenin talep yönünü
göstermesi açısından takip ettiğimiz bir gösterge olan perakende satış hacmi de
yıllık %0,2 daraldı. Perakende satış hacmi ekonomideki tüketim talebi açısından
öncü göstergelerden. Tüketim, harcamalar yönünden bakıldığında GSYH’nin %60’ını
oluşturmakta. Bu açıdan bakıldığında veride ocakta %9’luk büyüme ve şubatta %10
üzeri büyüme ile ilk çeyrek GSYH büyüme verisi için olumlu sinyaller
vermekteydi fakat mart ayıyla birlikte daralma bölgesine geçmesi iç talep
katkısının sınırlanabileceğini gösteriyor. İlk çeyrekte uçuş kısıtlamaları,
azalan turizm faaliyetleriyle hizmet sektörünün GSYH’ye negatif katkı yapması
beklenmekte. Ayrıca veriye bakıldığında gıda ve içecek kaleminin arttığını
diğer kalemlerde ise düşüşler olduğunu görmekteyiz. Tüketici davranışları
açısından insanların salgın dönemiyle temel ihtiyaç harcamalarını artırdığını,
zaruri olmayan kalemlerde ise kısıntıya gittiğini göstermekte ve bu trendin bir
süre daha devam etmesi beklenmekte.