Merkez Bankası, politika faizi olan 1 hafta vadeli repo faizini ağırlıklı beklentiler doğrultusunda %8,25 seviyesinde sabit bıraktı. Reel kredi büyümesi koşullarını sağlayan bankalar için Türk lirası ve yabancı para zorunlu karşılık oranlarını artırdı.
Merkez Bankası'nın, para politikasındaki manevra alanını artırmak adına faiz koridorunun üst bandı ile GLP faizinde teknik faiz artırımı yapabileceği bazı piyasa katılımcılarınca değerlendirilse de Banka diğer faiz bileşenlerinde de değişikliğe gitmeyi tercih etmedi. Neticede bu görüntü TL'de artan oynaklık sonucunda PPK toplantısı öncesi finansal koşulları sıkılaştırma yönünde adım atan Merkez Bankası'nın, parasal sıkılaştırmasını mevcut para politikası alanını kullanarak likidite tedbirleriyle sürdüreceğine işaret etmekte.
Şekil 1. Politika faizi ve altından fonlamaya ara veren TCMB, AOFM'yi %7,34 seviyesinden %9,37'lere taşıdı.
PPK Karar Metninde Dikkat Çeken Noktalar:
- Merkez Bankası, bireysel kredilerdeki güçlü seyir, döviz kuru ve salgına bağlı birim maliyet artışlarının enflasyondaki aşağı yönlü etkiyi sınırladığını dile getirmekte.
- Turizm gelirlerinde salgın hastalığa bağlı olarak gözlenen düşüşe rağmen seyahat kısıtlamalarının hafifletilmesiyle kısmi bir iyileşmenin başladığı vurgulanmakta.
- Mal ihracatındaki toparlanma, emtia fiyatlarının görece düşük seviyeleri ve reel kur düzeyinin önümüzdeki dönemde cari işlemler dengesini destekleyeceği düşünülmekte.
- Ertelenmiş talebe ve salgın tedbirleri kapsamında uygulanan likidite ve kredi politikalarına bağlı olarak ithalatta gözlenen canlanmanın, politika tedbirlerinin kademeli olarak azaltılmasıyla dengeleneceği düşünülmekte.
- Salgın dönemine özgü finansal düzenlemelerin kademeli olarak normalleştirilmesi ve son dönemde likidite yönetimi kapsamında atılan sıkılaştırma adımlarının, makrofinansal istikrarı destekleyeceği değerlendirilmiş. Bununla birlikte, salgının ilerleyişine bağlı olarak iç ve dış talep koşullarının seyrine dair belirsizliklerin önemini koruduğu vurgulanmakta, bu görüntü ışığında politika faizinin sabit tutulmasıyla birlikte likidite tedbirlerinin sürdürülmesine karar verildiği ifade edilmiş.
Neticede Merkez Bankası'nın, parasal sıkılaşmasını aktif likidite yönetimi üzerinden sürdürmeyi amaçladığını görüyoruz. Halihazırda TCMB geleneksel yöntemli repo ihalesi düzenlemeye devam etmekte, bu yöntemle son 1 haftada bu kanaldan piyasayı %11,15 ortalama faizle 60 milyar TL fonladı. 31 Ağustos'ta 30 milyar TL ve politika faizinin altından gerçekleştirilen %6,75 oranlı 3 aylık ihalelerin de fonlama kompozisyonundan çıkmasıyla ağırlıklı ortalama fonlama maliyetindeki yükseliş çift haneli seviyelere doğru yol alabilir.
Şekil 2. Fonlama kompozisyonu ve maliyetin gelişimi piyasaların merceğinde olmayı sürdürecek.
Faiz Bileşenlerinin Değişimi
Kırmızı kutular, faizlerde değişiklik yapılan toplantıları göstermektedir.
TCMB reel kredi büyümesi koşulunu sağlayan bankalar için TL ve YP ZK oranlarını artırdı, daha önce salgın nedeniyle ZK oranlarında indirim yapılmış ve piyasaya likidite enjekte edilmişti, bu kararla birlikte piyasadan 17 milyar TL ve 8,5 milyar USD karşılığı döviz ve altının çekilmesi beklenmekte. Ayrıca 14 Ağustos haftasında 3,6 milyar USD azalan toplam rezervler, YP zorunlu karşılıklardaki artırımın etkisiyle artacaktır.
Enflasyon beklentilerinde bozulma devam ediyor.
- TCMB Beklenti Anketi'nde ağustos ayı sonuçlarına göre anket katılımcılarının yıl sonu enflasyon beklentisi, 60 baz puan yükselerek %10,82 seviyesine çıktı. Merkez Bankası'nın yakından izlediği 12 ve 24 ay sonrasına ilişkin enflasyon beklentilerine bakıldığında da ağustos ayında bozulma gözlemledik. TCMB Beklenti anketindeki katılımcılarının 12 ay sonrasının enflasyon beklentisi 37 baz puanlık yükselişle %9,70 seviyesine çıkarken, 24 ay sonrasının enflasyon beklentisi de 20 baz puan artarak %8,58 seviyesinde gerçekleşti. Merkez Bankası'nın yıl sonu enflasyon tahmini ise %8,9 seviyesinde bulunuyor.